Bir sabah bilgisayarınızı açtığınızda Outlook’unuzun "yeni sürüm" olduğunu fark ediyorsunuz. “Gönder/Al” butonu kaybolmuş, gelen e-postaların başında saçma bir yapay zekâ özeti yer alıyor ve uygulamanın kullanıcı deneyimi yıllardır alışık olduğunuzdan fersah fersah uzak. Spotify, Netflix, Amazon… Başlarda büyüleyici hizmetler sunan bu platformlar zamanla can sıkıcı, pahalı ve kullanıcıyı sömüren sistemlere dönüştü. İşte bu dönüşüm, dijital dünyanın çürüyen temelini açıklayan yeni bir kavramla tanımlanıyor: enshitification.

Enshitification Nedir?

“Enshitification” terimi, Kanadalı bilimkurgu yazarı ve dijital haklar savunucusu Cory Doctorow tarafından ortaya atılmış bir kavram. Türkçeye serbestçe “boklaşma” ya da “içten çürüyerek berbatlaşma” olarak çevrilebilir. Enshitification, dijital platformların kullanıcı merkezli, yenilikçi hizmetlerden uzaklaşarak sadece yatırımcı ve hissedar çıkarlarını gözeten yozlaşmış sistemlere dönüşmesini tanımlar.

Doctorow’un çarpıcı formülasyonu şöyledir:

“Platformlar önce kullanıcıya iyi davranır. Sonra iş ortaklarına (reklamcılar, satıcılar) daha iyi davranmak için kullanıcıyı sömürür. En sonunda hem kullanıcıyı hem iş ortaklarını sömürerek tüm değeri kendilerine yönlendirirler. Sonuç: işe yaramaz bir bok yığını.”

Bu yozlaşma döngüsü yalnızca teknoloji şirketlerini değil, tüm dijital ekosistemi dönüştürüyor.

İnternetin Altın Çağından Reklam Cehennemine

1990’ların sonu ve 2000’lerin başında internet, bireysel özgürlüğün ve keşfin alanıydı. Bloglar, forumlar, açık kaynak yazılımlar ve yaratıcı içeriklerle doluydu. Ancak bugün, beş büyük şirketin ekran görüntülerinden ibaret bir dijital evrendeyiz: Meta, Amazon, Google, Apple, Microsoft. Doctorow bunu “dört ekran görüntüsünden oluşan beş site” olarak tanımlıyor.

Eskiden "özgürlük" olarak sunulan dijital alanlar, artık verilerinizi emen ve size reklam dayatan, kullanıcı deneyimini ikinci plana atan platformlara dönüştü. Açık web’in yerini içerik filtreleyen, manipülatif algoritmalarla çalışan ve kullanıcıyı hem veriyle hem parayla sömüren kapalı sistemler aldı.

Üç Aşamalı Yozlaşma Döngüsü

Doctorow’un tanımıyla enshitification üç temel aşamada gerçekleşiyor:

Kullanıcıyı Tavlama: Platform, ücretsiz veya çok ucuz bir hizmet sunar. Kaliteli ve kullanıcı dostudur. Hedef belli, büyük kullanıcı kitlesi çekmek. İş Ortaklarını Kandırma: Kullanıcı kitlesi oluşunca reklamverenler ve satıcılar platforma çekilir. Kullanıcı deneyimi yavaşça bozulmaya başlar. Sömürme ve Çöküş: Hem kullanıcı hem iş ortakları bağımlı hale gelmiştir. Platform artık değeri yalnızca hissedarlara aktarır. Hizmetin kalitesi düşer, maliyet artar.

Bu modelin izlerini Spotify, Netflix, Amazon, Uber ve Facebook gibi hemen her büyük platformda görebilirsiniz. Başta “herkese eşit hizmet” vaadiyle yola çıkan bu şirketler, en sonunda verinin, paranın ve gücün tek sahibi olmayı hedefledi.

Yapay Zekâ Çağı: Enshitification 2.0

Son dönemde bu süreç bir üst seviyeye taşındı: platformlar yalnızca kullanıcıyı sömürmüyor, aynı zamanda kullanıcı verilerini yapay zekâ modellerini eğitmek için izinsiz kullanıyor. Adobe, Meta, Microsoft gibi devlerin kullanıcı içeriklerini AI eğitimi için kullanması büyük tepki topladı.

Örneğin Adobe, 2024 başında kullanıcı sözleşmesini güncelleyerek içerikleri Firefly AI modelini eğitmekte kullanacağını duyurdu. Kullanıcılar bu hamleyi "gizlice veri toplama" olarak değerlendirdi ve büyük bir sosyal medya tepkisi sonrası Adobe geri adım atmak zorunda kaldı.

Benzer şekilde, Microsoft'un GitHub üzerindeki açık kaynak kodları Copilot AI’yi eğitmek için kullanması da hem etik hem hukuki açıdan tartışmalı bir adım olarak görüldü.

Ekonomi, Tekelleşme ve "Yapay Demokrasi" Masalı

Doctorow, yalnızca platformların teknik dönüşümünü değil, bu sistemlerin ekonomik alt yapısını da eleştiriyor. Platformların yatırımcı çekmek için başlangıçta zararına sunduğu hizmetler, büyüme tamamlandığında tekelci yapılara dönüşüyor. Bu yapılar, bir zamanlar sundukları hizmetleri daha pahalı, daha karmaşık ve daha kötü hale getiriyor.

Yani Uber’in taksilerden daha ucuz olması geçiciydi. Airbnb’nin otellerden ekonomik olması da öyle. Bugün Uber sürücülerinin gelirinin yarıdan fazlası şirkete giderken, Airbnb fiyatları lüks otellerle yarışıyor. Demokrasi vaadiyle çıkan platformlar, sonunda aristokratik rant sistemlerine dönüştü.

Peki Ya Çözüm?

Doctorow’un çözüm önerisi net: platformları “daha iyi yapmaya çalışmak” yerine kullanıcıların platformdan kolayca ayrılabilmesini sağlamak. Rekabetin yeniden sağlanması ve kullanıcıların gerçek alternatiflere erişebilmesi, tekelleşmenin önüne geçmenin en etkili yolu.

  • Açık kaynak yazılımlar (örneğin Thunderbird, Mastodon)
  • Yerel üreticileri destekleyen pazarlar
  • Kendi müzik koleksiyonunuzu oluşturmak
  • Gizlilik odaklı tarayıcılar ve e-posta servisleri
  • Alternatif video istemcileri (örneğin SmartTube)

Bunlar bireysel çözüm adımları. Toplumsal düzeyde ise yeniden regülasyon, tekel karşıtı yasaların etkin uygulanması, veri gizliliği kanunlarının sıkılaştırılması ve gelir eşitliğini gözeten yeni dijital iş modellerine yönelmek gerekiyor.

Sonuçta Her Şeyin Çürüyüşünü İzliyoruz

Enshitification, yalnızca dijital hizmetlerin değil, aynı zamanda dijital yaşam tarzının da kaçınılmaz çürüyüşünü temsil ediyor. Bugün telefonlar telefon gibi kullanılmıyor. Sosyal medya artık sosyalleşme değil, veri madenciliği. Yapay zekâlar ise yalnızca hayatı kolaylaştırmakla kalmıyor; aynı zamanda kişisel içeriklerimizi eğitilmek için çalıyor.

İnternetin "özgürlük" ve "açıklık" vaadi, bugün reklam, veri ve tekel üçgeninde sıkıştı. Bu sıkışmayı çözmek için kullanıcılar olarak pasif tüketici olmayı bırakıp, aktif katılımcı ve bilinçli bireyler olmamız gerekiyor. Doctorow’un dediği gibi:

"Enshitification, platform kapitalizminin neredeyse kaçınılmaz yerçekimidir."

Ama belki de hala geç değil.